Tarayıcı savaşlarının son kalesi, açık kaynağın ve kullanıcı gizliliğinin simgesi Firefox, kimlik bunalımı yaşıyor olabilir mi? Yıllardır Google Chrome’un ve Chromium tabanlı tarayıcıların (Edge, Brave, Opera) hegemonyasına karşı direnen Mozilla, yeni CEO’su ile birlikte rotasını çok tartışılacak bir yöne, “Yapay Zeka” sularına kırdı.
Mozilla’nın yeni CEO’su Anthony Enzor-DeMeo, göreve gelir gelmez yaptığı açıklamayla Firefox’un önümüzdeki üç yıl içinde “modern bir AI tarayıcısına” evrileceğini doğruladı. Ancak bu vizyon değişikliği, şirketin yıllardır üzerine titrediği sadık kullanıcı kitlesi tarafından hiç de hoş karşılanmadı. İnternet forumları ve sosyal medya, Mozilla yönetimini “kendi kullanıcı tabanından habersiz olmakla” suçlayan öfkeli mesajlarla dolup taşıyor.
Yönetim Katında Değişim, Vizyonda Sapma
Anthony Enzor-DeMeo’nun açıklamaları, aslında teknoloji dünyasındaki genel trendin bir yansıması. Microsoft’un Windows’u bir “ajan” işletim sistemine dönüştürme çabası, Google’ın Gemini’yi Chrome’a entegre etmesi derken, Mozilla da bu dalgaya kapılmak istemiyor gibi görünüyor.
Enzor-DeMeo, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “İnşa ettiğimiz her ürün, insanlara çalışma şekli üzerinde kontrol hakkı vermelidir. Gizlilik, veri kullanımı ve yapay zeka açık ve anlaşılır olmalıdır. Kontroller basit olmalı. Yapay zeka her zaman bir tercih olmalı; insanların kolayca kapatabileceği bir şey… Firefox, bir tarayıcıdan güvenilir yazılımlardan oluşan daha geniş bir ekosisteme dönüşecek.”
Kağıt üzerinde “seçenek sunmak” ve “kapatılabilir olması” mantıklı görünebilir. Ancak Firefox kullanıcıları için mesele bir özelliğin kapatılıp kapatılamaması değil; kaynakların nereye harcandığı meselesi.

“Şirket Kullanıcısından Bu Kadar mı Kopuk Olur?”
Firefox’un kullanıcı tabanı, Chrome veya Edge kullanıcılarına benzemez. Bu kitle; teknoloji okuryazarlığı yüksek, gizliliğe takıntılı derecede önem veren ve tarayıcılarının sadece “web sayfalarını göstermesini” isteyen bir gruptur. Onlar için tarayıcı bir işletim sistemi veya bir asistan değil, bir araçtır.
Sosyal medyadaki tepkiler, bu kopuşu net bir şekilde özetliyor. X platformunda 380 binden fazla görüntülenen bir gönderi durumu şöyle özetliyor: “Bu, yönetimin kendi kullanıcı tabanını anlamadığının harika bir örneği.”
Bir başka kullanıcı ise daha sert çıkışıyor: “Yazılımını kullanmak isteyen insanlardan bu kadar şaşırtıcı derecede kopuk bir şirket daha önce hiç görmedim.”
Bu tepkinin temelinde yatan psikoloji şudur: İnsanlar Firefox’u, Edge ve Chrome’un maruz kaldığı “AI şişkinliğinden” (bloatware) kaçmak için bir sığınak olarak görüyor. Mozilla’nın şimdi bu sığınağı, kaçtıkları şeye dönüştürmeye çalışması, kullanıcılar tarafından bir ihanet olarak algılanıyor.
Kaynak Yönetimi ve “FOMO” Etkisi
Mozilla’nın bu hamlesini analiz ettiğimizde, teknoloji dünyasındaki FOMO (Fear Of Missing Out – Fırsatı Kaçırma Korkusu) etkisini görüyoruz. Yatırımcılar ve yönetim kurulları, “AI” etiketini her ürünün üzerinde görmek istiyor. Ancak teknik açıdan bakıldığında bu strateji riskli.
Firefox’un pazar payı yıllardır eriyor (%3 civarında). Şirketin asıl odaklanması gereken yer, kendi render motoru olan Gecko‘nun performansı, web uyumluluğu ve tarayıcının hızı olmalıyken; mühendislik gücünün ve bütçenin yapay zeka entegrasyonuna kaydırılması, tarayıcının temel işlevlerinin ihmal edileceği korkusunu doğuruyor.
Kullanıcılar soruyor: “Neden kaynaklarınızı AI yerine daha hızlı bir tarayıcı yapmaya harcamıyorsunuz?” Bir kullanıcı tepkisinde bunu açıkça dile getiriyor: “Lütfen Firefox’u bir AI tarayıcısına dönüştürmeyin. Bu, bizi alternatiflere itmenin harika bir yoludur.”

Microsoft Örneği ve “Opsiyonel” Tuzağı
Mozilla, yapay zeka özelliklerinin “opsiyonel” olacağını vurgulayarak Microsoft’un düştüğü hataya düşmemeye çalışıyor. Hatırlanacağı üzere Microsoft, Windows’u yapay zeka odaklı bir yapıya dönüştüreceğini açıkladığında (Recall özelliği vb.) büyük bir tepkiyle karşılaşmış ve geri adım atmak zorunda kalmıştı.
Ancak yazılım dünyasında “opsiyonel” özelliklerin bile bir maliyeti vardır. Kod tabanına eklenen her satır AI kodu, tarayıcıyı şişirir (bloat). Kullanıcı o özelliği kapatsa bile, arka planda o altyapının getirdiği yük, güvenlik açığı riskleri ve bakım maliyetleri devam eder. Firefox kullanıcıları, tarayıcılarının sade ve hafif kalmasını istiyor; içinde uyuyan devasa bir yapay zeka motoru barındırmasını değil.
Firefox Kendi Mezarını mı Kazıyor?
Mozilla’nın stratejisi, mevcut sadık kitlesini riske atarak, “yapay zeka isteyen” yeni bir kitleye ulaşmak üzerine kurulu. Ancak ironik olan şu ki; yapay zeka isteyen kitle zaten Copilot entegreli Edge veya Gemini entegreli Chrome kullanıyor. Firefox’u tercih edenler ise tam olarak bunlardan kaçanlar.
Eğer Mozilla bu “AI Browser” vizyonunda ısrar ederse, teknoloji tarihinin en trajik müşteri kayıplarından birini yaşayabilir. Kullanıcılar şimdiden LibreWolf, Pale Moon veya geliştirilme aşamasındaki Ladybird gibi, Mozilla’nın unuttuğu değerleri savunan daha niş alternatiflere yönelme planları yapıyor.
Firefox’un bir “AI ekosistemine” dönüşmesi, belki yönetim kurulunu heyecanlandırabilir; ancak tarayıcıyı ayakta tutan o küçük ama tutkulu kitle için bu, yolun sonu anlamına gelebilir.

